Masalların Çocuklar Üzerindeki Etkileri
3,13,20,50,70… yaşımızın kaç olduğunun bir önemi olmaksızın bizleri bir araya getiren masallarımız… Büyüklerimizin dizinde bitmesini hiç istemediğimiz, kimi zaman sonuna yaklaştıkça ‘‘Bir daha!’’ demeye başladığımız, kimi zamansa sonunu getiremeden uykuya daldığımız ve rüyalarımızda devam ettirdiğimiz masallarımızdan bahsediyorum.
Zaman geçtikçe, televizyon ve telefonlardan yaşının üstünde davranışlar sergileyen, paranın ve silahın güç olduğu, şiddetin, kandırmanın normal karşılandığı, kötülüğün ve tüketime dayalı yaşamın özendirildiği bir hayatın 7’den 70’e gösterilmesiyle birlikte kıymeti daha çok anlaşılıyor masallarımızın. Oysa çocukların kişilik oluşumunda gördükleri, dinledikleri, izledikleri kısacası örnek aldıkları karakterlerin önemi fazlayken, her taraftan saldıran ve negatif mesajlar yükleyen bu alana karşı masallar en büyük hazinelerimizdir.
La Fontaine masalları ile hayvan sevgisini, Keloğlan ile zor durumlar karşısında bile yardımlaşmayı, arkadaşlığı, birlikten kuvvet doğacağını, aileyi, saygıyı ve sevgiyi, efsanevi ve destansı masallarımızla kahramanlığı öğrenirken; büyüdükçe kahramanların olumsuzluklara karşı kimi masallarda nasıl baş ettiği, kiminde ise yenildiğinde nasıl ders çıkaracağını anlatır. Bu yönüyle masallar, çocuğun dinlerken kendisiyle özdeşleştirebileceği, hayal dünyasında eğlenirken aynı zamanda derste çıkararak pek çok şey de öğrenebileceği hayata hazırlayıcılardır.
Hangi yaş grubuna hangi masalları okumalıyız?
Masallar, tutum ve davranışların oluşumunda bu denli öneme sahipken atlanılmaması gereken bir diğer konu ise hangi tür masalların hangi yaş grubuna uygun olduğudur. Bu nedenle içeriklerinden çıkarılabilecek anlamlar ve ‘kurt büyükanneyi yedi’ gibi yaşa göre çocuğun korkabileceği masalların seçilmemesine dikkat edilmelidir.
Örneğin, 1-3 yaş grubundaki bir çocuk için görselliğin ön planda olduğu, kısa masallar seçilmelidir. Hayvanların olduğu masallar özellikle bu yaş grubu için dikkat çekici olacaktır. 3 yaşına gelindiğinde ben, benim, sen, senin gibi zamirler öğrenilir. Bu zamirleri pekiştirebilecekleri masallar sosyal-duygusal gelişimlerine katkı sağlar.
3-4 yaş grubu için, renkleri ve şekilleri de içeren nesneler arası ilişki kurabileceği daha uzun masallara geçiş yapılabilir. Masallardaki hayal ile gerçeği ayırt etmekte hala zorlanabilirler. Hatırlama becerisi için masallarla ilgili sorular sorulabilir. Kimi çocukların kreşe başladığı bir dönem olması nedeniyle iş birliği, paylaşma gibi kavramların olduğu masallar tercih edilmelidir.
4-6 yaş grubu için, artık masallardaki olağanüstülük, hayal ürünü kavramı oluşmaya başlar ve masallarda dinlediği periler, cadılar, sihir, kurbağaya dönüşmek gibi bazı olayların gerçek olmadığını bilir. Masal üzerine konuşmak, yorumlamalar yapmasını sağlamakta bir o kadar faydalı olacaktır. Yine bu dönemde okul kavramıyla tanıştıkları ya da iç içe oldukları için paylaşma, yardımlaşma, dostluk gibi hayatlarıyla özdeşleştirebilecekleri masallar okula hazırlayıcı rol oynayacaktır.
Psikolog İrem Özge KUTLU